Ahlâk, “insanın kendisi dâhil, varlıkla ve insanlarla ilişkilerinde nasıl davranması ya da davranmaması gerektiğini gösteren değer yargıları bütünüdür. Bir toplumdaki iyi ya da kötü sayılan davranışlar manzumesi, genel olarak uyulması beklenilen kurallar ve yapılması gereken görevlerin tümüdür” (DİB). İnsan ilişkilerinde “iyi, doğru, kötü ya da yanlış” olarak adlandırılan değer yargılarını ifade eder.
Ahlâk, bilgi ve fazilet bakımından sürekli bir yenilenmedir. Miskeveyh Tehẕîbü’l-aḫlâḳ isimli eserinde ahlakın tanımını şu şekilde yapar “ahlâk (hulk), insanın kendine özgü fiilleri düşünüp taşınmadan yapmasını sağlayan ruha ait bir haldir. Bu hal kısmen yaratılıştan gelir, kısmen alışkanlıklarla kazanılır” ahlâkın eğitimle değişip değişmeyeceği konusunda görüşü, ahlâkın eğitimle değişebileceği şeklindedir. Bu düşüncesini şu cümleleri ile belirtir: “İnsanlar, ahlaki özellikler bakımından aynı düzeyde değildirler. Bazısı iyi, bazısı kötü, bazısı uysal ve bazısı da öfkelidir. Bu niteliklere sahip olanların arasında, sayısız mertebelerde kişiler vardır. Doğuştan getirdikleri öfke, zevk, hırçınlık, açgözlülük ve benzeri kötü huyları ihmal edilip, eğitilmemiş her insan, mevcut hali üzerine büyür, ömrü boyunca da bu durumunu korur. Bireylerin doğuştan getirdiği nitelikler ile çevresel faktörlerin karşılıklı etkisi, eğitim aracılığı ile bütünleşip istenilen şekli alabilir. Ahlaki özellikler, yalnızca eğitim yolu ile değiştirilebilir ve geliştirilebilirler, aksi takdirde körelebilir veya yozlaşabilirler” Ona göre, bilgi ve ahlâkta yetkinliğini tamamlayan insan “küçük âlem” nitelemesine hak kazanır ve yeryüzünde Allah’ın halifesi olur (TDV İslam Ansiklopedisi).
Aile, ahlaki gelişim sürecinde ilk ve en önemli otorite kaynağıdır. Özellikle ilk çocukluk döneminde aile, toplum normlarını, ahlaki değerlerini çocuğa aktarmak için gerekli olan modelliği sağlar, onu doğru davranışa motive eder. Yaratılış itibariyle insan eğiten ve eğitilen bir varlıktır. Eğitim, bireyin ahlaki gelişimini etkileyen önemli dinamiklerden biridir. Aileden sonraki otorite kaynağıdır. Birey, altı yaşına kadar ailede kazandığı duygu, düşünce, yargı, bilgi, beceri, alışkanlıklar gibi özellikleriyle okul hayatına başlar. Okulda ise öğretmenlerinden ve arkadaşlarından yeni ve farklı şeyler öğrenerek kazanır ve gelişir.
Ahlak eğitiminin amacı, bireyleri, ahlak üzerinde kendi kendine yargılama yapabilecek duruma getirmektir. Okullarda çeşitli alanlarda bilgiler edinirlerken farklı kişilerle ilişkileri, bir gruba uyum sağlamayı, sosyal yaşamın gerektirdiği fedakarlıkları, başkalarının düşüncelerine ve haklarına saygı göstermeyi öğrenirler. Okul sosyal atmosferi, sahip olduğu adalet düzeyi oranında çocuğun ahlak gelişimini etkiler. Ahlaki değerler, insanın hem doğru ve erdemli davranışta bulunma yeteneğini geliştirir, hem de dengeli ve sağlıklı bir kişilik kazanmasını sağlar. Bu alanda yapılan araştırmalar, bireyin içinde bulunduğu kurumun adil olması özelliğinin, ahlak gelişimi için olumlu bir etmen olduğunu ortaya koymaktadır.
Bireyin ahlaki davranışı nasıl kazanacağını araştıran eğitimciler ahlaki kişiliği mümkün kılan ahlaki becerilere odaklanmışlardır. Ahlaki beceriler bireyin iyi bir insan olarak yaşayabilmesi için günlük hayatında ihtiyaç duyacağı bilgi, yetenek ve davranışlar bütünü olarak tanımlanır. Ahlaki beceride biliş, duyuş ve davranış bütünlüğü önemlidir. Karakter eğitiminde de erdem ile beceri arasında ilişki kurulmuş ve duruma uygun davranışı sergileyebilmek için bireyde bulunması gereken karakter özellikleri birer beceri olarak tanımlanmıştır. Örneğin maddi ya da manevi bir kayba uğramış birisiyle iletişim becerisi sayesinde merhamet erdemi hayat bulur. Dolayısıyla ahlak eğitimine ahlaki becerilerin geliştirilmesi olarak bakmak mümkündür.
Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 2018 yılından itibaren uygulamaya konulan öğretim programlarında beceri temelli eğitim merkeze alınmış ve öğrencilerin beceri ve değer kazanımının amaçlandığı belirtilmiştir. Ancak ahlak konularının beceri temelli bir anlayışla öğretime nasıl konu yapılacağı net olmadığı için teorik bir olgu olarak kalmasına neden olmaktadır. Beceri temelli bir ahlak eğitimi programı uygulanması için öncelikle ahlaki karakteri mümkün kılacak, ahlaki gelişime ve ahlak eğitimine özgü becerilerin neler olduğuna odaklanılmalıdır.
Kişiyi ahlaklı kılan temel beceriler neler olabilir? Sorusuna Aristoteles ahlaki karakter için aklıbaşındalık kavramını kullanmıştır. İslam ahlakçıları da ahlaki erdemlerin, pek çok ahlaki becerinin bir araya gelmesi ile kazanılabileceğine dikkat çekmişler ve temel erdemlerin bazı becerilerini şu şekilde örneklendirmişlerdir: hikmet-hafıza, yiğitlik-soğukkanlılık, iffet -kanaat ve adalet-iyi analiz edebilmek. Kişinin bu becerilerle temel erdemleri başarabileceğini belirtmişlerdir.
Beceri temelli bir öğretim programında öğrencinin ahlaki yetkinliğini geliştirmek için ahlaki hassasiyet, ahlaki muhakeme, ahlaki irade ve ahlaki davranış temel alınabilecek becerilerdir. Bu beceriler şu şekilde açıklanabilir:
Ahlaki Hassasiyet Becerisi
Olayın ya da davranışın iç yüzündeki muhtemel ahlaki problemi ilk anda ayırt ederek durumla ilgilenme ahlaki duyarlılığı ifade etmektedir. İnsanların neyi istediği ya da neye ihtiyacı olduğunu, iyi davranışı ve sonucunun ne olacağını fark edebilmek bu duyarlılığın bir yansımasıdır. Ahlaki hassasiyet becerisinin özünü empati oluşturmaktadır. Bu beceri tecrübeye dayalı gelişim gösterir. Ahlaki hassasiyeti gelişmiş bir kişi kendisinin yaşadığı olumsuz bir tecrübe başkasının başına geldiğinde diğer bireylere göre daha duyarlı davranır.
Ahlaki Muhakeme Becerisi
Kişinin ahlaki ilkeleri davranışlarına uygulamasını; doğruyu yanlıştan ayırmasını sağlayan yetenek olarak tanımlanabilir. Ahlaki ikilemle karşılaşan kişi en iyi çözümün veya kararın ne olduğunu belirleyebilmek için düşünme yeteneğini kullanır. Kişiyi ikilemde bırakan duruma ilişkin muhtemel seçenekleri etraflıca düşünüp hangi tavır veya davranışın ahlaka en uygun olduğuna karar vermeyi sağlar. Ahlaki hassasiyet sayesinde olan bitene ilişkin ilk farkındalık oluştuktan sonra duruma uygun yargılama ve karar süreçleri devreye girer. Ahlaki muhakeme aslında değerlere ilişkin temel bilgi ile etkili düşünme becerilerinin birleşiminden oluşan bir ahlaki beceridir.
Ahlaki İrade
Ahlaki irade teoriden pratiğe, düşünceden eyleme geçişi sağlayan beceridir. Kişinin yanlış ya da doğru olduğuna kanaat getirdiği şeye karşı, çevresel taleplere rağmen kararlı ve sabırlı şekilde durması demektir. İradenin karaktere yön verebilmesi için zaman ve görev yönetimi, takip, disiplin, saygı, özen gösterme gibi beceriler gereklidir. Etkili iletişim, sorun çözme, karar verme ve çatışma çözme becerileri ahlaki iradeyi güçlendiren becerilerdir.
Ahlaki Davranış Becerisi
Ahlaki davranışın gerçekleştirilmesi diğer ahlaki becerilerin tamamının bir uyum içinde çalışmasına, davranış tecrübesinin birikimine bağlıdır. Edep eğitimi anlayışının ahlaki davranışların beceri olarak öğretiminde de dikkate alınması önemlidir. Ayrıca ahlaki gelişim, dinamiklerinin temelini kültürden alır. Kültür, bir toplumun tüm yaşam biçimidir ve nesilden nesile eğitim ile aktarılan bir mirastır. Bireyin ahlaki düşünce ve davranışlarını, yaşadığı toplumun inanç ve değerleri belirler. Dolayısıyla insanların ahlaki düşünce ve davranışları toplumsal etki ve değişimlere de açıktır. Bireylerin ahlaki yapısını, eğitim vasıtasıyla etkileyip değiştirebilmek, kötü ahlaki düşünce ve davranışları iyi hale dönüştürmek mümkündür.