Tarihi, kültürel zenginlikleri ve eşsiz doğasıyla geçmişten geleceğe uzanan bir nehir halindeki Trabzon’da Ramazan ayı, içinde yaşayan insanların değer sistemleri ve sosyal yapı ile inanç dizgesinin bütünlendiği sürece karşılık gelir. İslam dininde oruç ibadetinin yerine getirildiği, Hicri takvime göre yılın dokuzuncu ayına denk gelen bu kutlu zaman diliminde canlı, dinamik ve gizil değerlere sahip şehirde oruç tutmak bireysel ibadet olmanın ötesine taşınarak hep birlikte gerçekleştirilen yardımlaşmaların ve kucaklaşmaların adı olur.
Karadeniz’in incisi şehrimizde mübarek rehber kimliğindeki Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı ay olarak nitelenen Ramazan ayında maddi ve manevi tüm eylemlere hoşgörü ve saygı eşlik eder. Özgün bir birleşim halindeki Trabzon’da tinsel arınmanın bedensel bakımdan da deneyimlendiği oruç tutmak, iftar sofralarından sahur vakitlerine, camilerde yankılanan dualardan mahyalarla süslenen minarelere kadar yüzyıllardır süregelen geleneklerin imgeler ve semboller aracılığıyla yenilenmesine dâhil olmaktır.
Geçmiş günlerin büyülü hayalleri ile tamamlanan bu yenilenme ayında, çocukların sokaklarda ellerindeki fenerlerle “Ramazan geldi hoş geldi” nidaları ile dolaşmaları; Ramazan’ın ilk günü davulcuların mahallede dolaşıp mani söyleyerek iftarı haber vermeleri vb. ritüeller aracılığıyla mahalle kültürü canlandırılmaya çalışılmaktadır. Komşu, akraba ve ihtiyaç sahipleri ile genişleyen iftar sofralarının hazırlanması, teravih namazlarının eda edilmesi, mukabele geleneğinin sürdürülmesi, iftar sonrası faaliyetlerin gerçekleştirilmesi, sahur hazırlıklarının yapılması vb. ile Ramazan coşkusu günümüzde de devam etmektedir.
Ramazan ayının çok boyutlu atmosferi, Karadeniz kültürünün özgün yansımalarından biri olan Trabzon mutfağıyla zenginleşir. Yörenin vazgeçilmez lezzetlerinden mısır unuyla yapılan karalahana çorbası ve fırından yeni çıkmış, mis gibi kokan Trabzon pidesi, iftar sofralarının baş tacıdır. Sıcak çorbalar ve taze ekmekler bedenleri ısıtırken, birlikte olmanın verdiği huzur da yürekleri ısıtır. Ramazan davulcularının sokaklarda yankılanan ritmik çağrısı ile başlayan sahur vakitlerinde uykulu gözlerle oturulan sofralarda yaşanmışlıklar ve ayrıntılar çerçevesinde ruhlar, maneviyat ile sarmalanır. Allah’a birlikte yönelen dualarda dostluklar, akrabalık bağları pekiştirilir.
Trabzon’da Ramazan ayında akşamların vazgeçilmez eğlenceleri arasında Karagöz ve Hacivat oyunları, meddah gösterileri, ortaoyunları, semazen gösterileri gibi kültürel etkinlikler önemli bir yer tutar. Şehrin merkezi Meydan Parkı’na kurulan Ramazan Sokağı’nda ya da fuarlarda gerçekleştirilen bu faaliyetler, geçmiş mirasın yaşanması ve yaşatılması adına dikkate değerdir.
İçinde yaşayanlar için dünya kuran simgelere sahip kadim bir şehir olan Trabzon’da Ramazan ayı, tüm şehrin tek sofrada toplanmasının hedeflendiği kurumsal ve bireysel etkinlikler, yardımlaşma, paylaşma, dayanışma atmosferinin belirginleşmesini sağlamaktadır. Bayramın gelişi ile taçlanan uhrevi havayı yaşamak, zaman ve hareket ile sınırları belirlenen ömrümüzün anlamlanmasıdır.