eğitim,öğretim,terbiye,talim,Meb,Üniversite,öğrenci,öğretmen,muallim,öğretim üyesi,maarif,aile,
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Ayşe Levent KOLUKISA

1990 Karaman doğumludur. İlkokul, ortaokul ve lise öğrenimini Karaman' da tamamlamıştır. Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği bölümünden mezun olmuştur. İlk görev yeri Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde Şekerli köyü Şekerli ortaokuludur. Karaman'da muhtelif okullarda öğretmen ve idareci olarak görev yapmıştır. Karaman merkezde görev yapmaya devam etmektedir. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Fen Bilimleri Ve Teknolojileri Bölümünde Yüksek Lisans eğitimini tamamlamıştır. Halen doktora eğitimine devam etmektedir. Evli ve 1 çocuk annesidir.

    Öğretmenlik ve Annelikle Hayata Bırakılan İzler: İyiliğin Tohumları

    Nelson Mandela, “Hayatta önemli olan, yaşadığınız değil, başkalarının hayatında nasıl bir fark yarattığınızdır.”  der. Bu söz, hepimizin hayat yolculuğunda taşıması gereken bir pusula olmalıdır. İnsan, yaşadığı anların toplamından çok, başkalarının kalbine dokunduğu anlarla anlam kazanır. Peki, bizler hayatlarda nasıl bir fark bırakıyoruz? Nasıl izler bırakıyoruz? Her sabah uyandığımızda ve her akşam başımızı yastığa koyduğumuzda bu soruyu kendimize sormak, hayatı daha değerli kılmaz mı?

    Benim hikayem aslında, bir anne olarak oğlumun hayatında, bir öğretmen olarak öğrencilerimin hayatında ve çevremde iyilik tohumları ekme çabasıyla şekilleniyor. Çocukluğumdan beri, hayatın getirdiği zorluklara rağmen kalbimde iyilik taşımayı öğrendim. İnsan ne kadar kırılırsa kırılsın, iyiliği seçmek zorundadır. İyilik her zaman kötülüğü yok eder ve siler. Çünkü iyilik, bir karşılık beklemez; sadece büyür, çoğalır ve sonunda mutlaka bir yere ulaşır. Yapılan her iyilik, başka birinin hayatında bir umut ışığıdır. İnsanlar karanlıkta kaybolmasın diye o ışığı yakmak zorundayız. Yakılan her ışık ise kaybolmaya yüz tutmuş köhne sokaklardaki bir hayata kan verir.

    Bir anne ya da bir öğretmen sadece çocuğuna öğrencisine değil, çevresine de örnek olmalıdır. Her gün, birine yardım eli uzatmak, bir kalbe dokunmak, bazen bir tebessümle bile olsa karşınızdakine güç vermek, belki küçük bir söz ya da mimik… İşte bunlar, hayatta iz bırakan şeylerdir.

    İyilik Bulaşıcıdır

    Bazen insanların sadece anlaşılmaya ihtiyacı vardır ya da dinlenmeye. Bir sabah okula gittiğimde, sınıfta bir öğrencim sessizce oturuyordu. Yüzü her zamankinden daha düşüktü. Yanına oturdum ve bir süre konuştuk. Sadece dinledim, nasihat etmedim, yargılamadım. O gün, çocuğun gözlerindeki o küçük umut ışığını yeniden görmek, benim için en büyük mutluluktu. Kendisi dinlenince mutlu olan ve bunun farkına varan aynı çocuk, başka bir arkadaşına yardım ettiğinde, o küçücük hareketin bile bir zincir oluşturduğunu gördüm. İyilik, tıpkı bir tohum gibi… Ektiğiniz yerde büyümeye başlar ve zamanla çevresine yayılarak koca bir ormana dönüşür.

    Bir Anne ve Öğretmen Olarak Hayata Dokunmak

    Annelik ve öğretmenlik, hayatlarda iz bırakmanın en özel yollarından biri. Çocukların bana öğrettiği en önemli şey, insanın önce kendi çocuğunda ve hatta çocuklarda iyiliği yeşertmesi gerektiği oldu. Çünkü çocuklar aslında gelecek için ekilen en güzel tohumlardı. Çocukların hayatına, iyilikle, sevgiyle, umutla dokunmak… Belki de bu dünyada yapabileceğim en değerli şey bu.

    Mandela’nın sözünü hatırlıyorum her gece: “Başkalarının hayatında nasıl bir fark yarattınız?” Ben, çocukların gözlerinde sevginin parladığını gördüğümde, bir öğrencimin yüreğinde umut yeşerdiğinde, bir başkasının yüzündeki gülümsemeyi fark ettiğimde bunun cevabını buluyorum.

    Hepimiz bu hayatta iz bırakabiliriz. Önemli olan, ekilen tohumların iyilikle büyümesini sağlamak. Kötülüğün içinde bile iyiliği seçmek… Çünkü bu, bizim mirasımız olacak. Hayatta yaptığınız iyilikler, sizin dünyada bıraktığınız sessiz ama en güçlü yankıdır.

    Her güne bir umut eker gibi başlayalım. Herkesin hayatında bir fark yaratmak için her gün ne yapacağımızı düşünelim. Çünkü en küçük iyilik bile, bir gün büyük bir değişimin başlangıcı olabilir.

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.