<>.theiaStickySidebar:after {content: ""; display: table; clear: both;}
eğitim,öğretim,terbiye,talim,Meb,Üniversite,öğrenci,öğretmen,muallim,öğretim üyesi,maarif,aile,
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Yarım Kalan Her Şey İçin Duvar

Yarım Kalan Her Şey İçin Duvar
23.05.2021 20:30
0
A+
A-

HANİFE ÇAKIR

                                   

Gerçeklerin hayallerle, hayallerin dualarla, duaların ahlarla, ahların sevgiyle kopardıkça bağladığımız, bağladıkça kopardığımız, düşündükçe güçlendirdiğimiz bitip tükenmeyen bağları vardır. Aslında biz buna kısaca hayat diyoruz. Olmak istediğimiz yerdekiyle olduğumuz kişi aynı değildir. “Her nerede değilsem orada mutlu olacakmışım gibi gelir” demiş biri fakat öyle değil. Olmak istediğimiz yer olmak istediğimiz kişi olmadıkça mutlu etmez. Eksiklik tamda burada başlıyor hayaller. Zenginlik hayal ederiz; o zenginliği nasıl elde edeceğimizi etmeyiz. Ev hayal eder içinde kimlerle yaşayacağımızı hayal etmeyiz. Şöhret ister yanımızda kimler olmalı düşünmeyiz. Sağlıklı olmayı dileyip uzun ömür dilememek gibi, hep eksik hep yarım yamalak ve tembelce. Hayal ederken bile sorumsuz ve bencil olmak bu sanırım.

Kaç kişi geniş balkonlu bir ev görüp şöyle teraslı bir evim olsun diye hayal etmedi. Bir an için bile olsa herkes bu hayali kurmuştur diyebiliriz. Ama bunu sürekli isteyen kişi daha azdır. Fakat teraslı bir ev ve o evde yaşayacağı insanları o evde yaşarken yaptığı işi, işten arta kalan vaktinden orada ne kadar zaman geçireceğini, balkonun dekorunu kimse tam olarak hayal etmemiştir. Hayalini gerçekleştirip o balkonda oturmaya hiç vakti olmayanlar burada el kaldırabilir bu cümlenin altını da çizebilir. O balkonda salıncakta sallanırken kitap okumayı, eşinizin, annenizin, çocuklarınızın yanınızda olmasını, hafta sonları tatili olan bir işiniz olmasını hayal etseydiniz olacaktı, ama etmediniz.

Sıradan olaysız bir hayatın içinde var olmaya çabaladık bunun için debelendik durduk ne kadar durağan bir gün hayali kurduysak o kadar battık. Tıpkı bir bataklığa gömülür gibi hareketsiz durmaya mahkûm edildik nefes alabilmek için. Çığlık atmayı bile unutmuşken sadece sesimiz kaldı geriye. Fakat bu kez de sesimiz bizim gibi birçok kişinin sesine karışıp anlamsızlaştı. Artık kendimiz bile söylediklerimize, haykırıp bağırdıklarımıza, hatta kendi sesimize yabancıyız. Kendi pisliğini temizleyemeyen kim varsa bir başkasının pisliğini açığa çıkarmaya çalışarak örtmeye çalıştı kendinde iğrendiği ne varsa onun üzerini. Oysa zaten batmıştık boş boş konuşup geçecektik, bağırmayı öğrendik. Bize lazım olan en son şey sesimizi yükseltmekti. Haksızlığa uğradık bağırdık, sesimizi duyuramadık, bağırdık ve delirdik yine bağırdık. Ve alıştık, alıştıkça bağırdık, bağırdık ve tekrar ve tekrar yine bağırdık. Olmak istediğimiz yer burası değil olmak istediğimiz kişide, biz sadece hayal kuracaktık. Kendi türünün hatta kendinin ezeli düşmanı olan başka bir canlı yok. Duvar ve dikenli teller örerek kendini onun içine hapseden kaç tane hayvan görebilirsiniz ömrünüz boyunca, çok. Oto yolda aracınızla giderken sağınıza ve solunuza bakmanız yeterli.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.