eğitim,öğretim,terbiye,talim,Meb,Üniversite,öğrenci,öğretmen,muallim,öğretim üyesi,maarif,aile,
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Nurcan ŞARLAYAN

İlk, orta ve lise eğitimini Kırıkkale'de, Üniversite Eğitimini Gazi Üniversitesi Meslekî .Eğitim Fakültesi'nde tamamladı. Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitim Yönetimi ve Denetim alanında Tezli yüksek lisans eğitimini tamamladı. "Estetik Eğitim" isimli tezi, aynı konuda yayımlanmış yazıları ve "Eğitimde Nezaket" adlı kitabı bulunmaktadır.

    Güzellik ve Hakikat Arasında: Paradigma, Estetik ve Eğitim

    Paradigma, bireylerin dünyayı anlamlandırma biçimlerini, bilgi ve değerlerini belirleyen düşünce sistemidir. Paradigma, en geniş anlamıyla bir düşünce biçimi, bir model ya da bir çerçeve anlamına gelir. Bu kavram, özellikle bilimsel toplulukların belirli dönemlerde dünyayı nasıl algıladıklarını ve bilgi ürettiklerini açıklamak için kullanılmıştır. Paradigma, bir bilim dalında kabul edilen teoriler, yöntemler ve standartların bütünü olarak tanımlansa da bilimle sınırlı değildir. Bir paradigma, bireyin bakış açısını şekillendirir ve hayatı anlama ve anlamlandırma biçimini etkiler. Paradigmalar, zaman içinde toplumların düşünce, kültür ve sanat ürünlerine yansır. Bu bağlamda, estetik anlayışları da içinden doğduğu paradigmalara göre şekillenir. Bir topluluğun neyi gerçek, doğru ve değerli olarak kabul ettiğini belirler. Bu nedenle, bir paradigmanın değişimi (yani bir paradigma kayması) yalnızca bilimsel yöntemlerde değil, aynı zamanda estetik algılarda, sanat üretimlerinde ve toplum normlarında da köklü değişimlere yol açabilir.

    Paradigma ile Estetik Arasındaki İlişki

    Estetik, insanın güzellik ve sanatla olan ilişkisini, duyu algısını ve manevi anlam arayışını inceleyerek insanın dünyaya bakışını ve onu nasıl deneyimlediğini anlamasına katkı sağlar. Sanat ve estetik, bireylerin iç dünyasına dair derin izler bırakır ve insanın anlam arayışına cevaplar sunar.

    Estetik, sadece bir güzellik anlayışı değil, aynı zamanda bir anlam arayışıdır. Bu anlam arayışı, insanların dış dünyayı algılayışlarını etkiler, onları bir hakikat arayışına yönlendirir.Aynı zamanda bireylerin yaşam algılarını yansıtır ve bu algı, bulundukları kültürel, dini ve toplumsal paradigmalarla biçimlenir.

    Paradigmalar, sadece toplum yapılarının değil, aynı zamanda estetik anlayışların şekillendiricileridir. Bireye ve toplumaahlaki, dünyevi ve dini değerlerle iç içe geçmiş bir anlam dünyası sunar. 

    İslam Estetiği ve Paradigma Anlayışı

    İslam’da estetik, ilahi hakikatin dünyevi tezahürü olarak kabul edilir. İslam’a göre, estetik yalnızca bir dış form değil, içsel anlam taşıyan bir derinlik içerir. Güzellik, Yaradan’ınyeryüzündeki bir yansımasıdır ve insan, bu güzellik aracılığıyla İlahi olana yakınlaşabilir.

    İslam’ın estetik anlayışında sanat, sadece estetik bir nesne olarak değil, ilahi hakikati anlatan bir araç olarak değer bulur. İslam dini, kendine özgü bir paradigma sunar. Bu paradigma, Allah’ın birliğine (Tevhid) dayalı bir dünya görüşü etrafında şekillenir. Varlık, hayat ve insan, Allah’ın yaratması ve hikmeti çerçevesinde anlam kazanır. Bu inanç sistemi, İslam estetiğinin temelini oluşturur.

    İslam’ın temel paradigması tevhid ilkesidir: Yani tüm varlıklar Allah’ın birliğini yansıtır. Doğa, insan ve sanat Allah’ın ayetleri (işaretleri) olarak görülür. İnsan, Allah’ın halifesi (vekili) olarak yeryüzünde güzellik üretmek ve adaleti tesis etmekle sorumludur. Bu paradigma bilgiye, sanata ve estetiğe yaklaşımı da belirler. Bilgi kıymetlidir; çünkü Allah’ın yaratılışındaki düzenin keşfedilmesi anlamına gelir. Sanat kıymetlidir; çünkü insanı Allah’a yaklaştıracak bir güzellik ve düzen içerir. İslam paradigmasında estetik, Allah’ın kudretini ve yaratıcılığını görünür kılma çabasıdır. Estetik yaratım, ilahi olanın yansıtılması olarak görülür. Bu bağlamda sanatçı, kendini Allah’ın sanatına hayran bir gözlemci ve onun güzelliğini insan dünyasına tercüme eden bir araç olarak görür.

    İslam estetiği, Batı’daki bireysel sanat anlayışlarından farklı olarak, toplumsal sorumluluk ve manevi derinlikle birleşir. Bir sanat eseri, sadece görsel bir etki bırakmaz, aynı zamanda insanı derin düşüncelere sevk eder ve insanın Allah’a yakınlaşma yolundaki manevi arayışını simgeler.

    Tarihimiz estetik sanat eserlerinin örnekleri ile doludur. Selçuklu mimarisi, geometrik düzenlemeleri ve zarif desenleriyle, İslam’ın estetiğini ve sonsuzluğunu temsil eder. Selçuklu ve Osmanlı mimarisi, hem görsel bir estetik değer taşır hem de manevi anlamlar içerir. Bu yapıların her bir detayı, İslam’ın tevhid (birlik) anlayışını yansıtır. Aynı şekilde çini süslemeleri, tezhipler; Osmanlı hat sanatı, Kur’an’ın kelimelerini estetik bir şekilde sunarak, kelimenin ilahi anlamına derinlik katar. 

    Estetik Paradigmalar ve Eğitim

    Eğitim, estetik paradigmaların yeni nesillere aktarılmasında temel bir araçtır. Estetik eğitim, yalnızca sanat becerilerini geliştirmekle kalmaz, aynı zamanda bireylerin ruhsal ve manevi derinlik kazanmalarını da sağlar. Geleneksel İslami estetik eğitiminde, sanatın sadece teknik değil, ahlaki ve manevi bir yönü olduğu vurgulanır.

    Her toplumun estetik anlayışı, o toplumun genel paradigma yapısının bir uzantısıdır. Bu estetik paradigmalar, bireylerin dünyayı algılama, anlama ve ifade etme biçimlerini doğrudan etkiler. Eğitim sistemi ise, bu paradigmaların bireylere aktarılmasında temel bir rol oynar.

    İslam medeniyetinde estetik eğitim, sadece teknik bir sanat öğretimi olarak değil, aynı zamanda bireyin ruhunu güzellik ve hikmetle yoğurma süreci olarak görülmüştür. Eğitim, güzelliği bir amaç değil, daha yüksek bir hakikatin (ilahi düzenin ve hikmetin) yansıması olarak kavranmasınayöneliktir.

    Usta çırak ilişkisi ile geleneksel sanat eğitimlerinde (hat, tezhip, ebru, mimari eğitim gibi), yalnızca beceri kazandırmakdeğil, aynı zamanda manevi bir olgunlaşma hedeflenirdi. Öğrenci, ustasının rehberliğinde sanat aracılığıyla sabrı, düzeni, tevazuu ve estetik duyarlılığı öğrenirdi. Bu süreçte sanatın ruhani bir boyutu olduğu kabul edilir; sanat sadece bir teknik ustalık değil, aynı zamanda bir karakter terbiyesi aracıolarak görülürdü.

    Modern eğitim sistemlerinde estetik, bireysel üreticilik ve yenilikçilikle birlikte değerlendirilir. Ancak, geleneksel estetik eğitiminde bu yenilikçi yaklaşım, ilahi gerçeklik ve ahlaki sorumlulukla harmanlanır. İslami terbiye kaynaklı geleneksel estetik eğitim, sabır, tevazu ve ilahi düzen bilinciyle öğretim sağlar. Burada estetik, sadece görsel algıyı değil, aynı zamanda insanın ruhi gelişimini de destekler. Tevhid bilinci, doğa sevgisi ve ahlaki sorumluluk temelinde insanın şekillenmesini amaç edinir. Bu eğitim ile bireyler hem sanat anlamında hem de manevi açıdan gelişir.

    İslami inanç ve estetik paradigmasına sadık bir eğitim anlayışı geliştirilecekse, bu eğitimde şu temel unsurlar yer almalıdır:

    • Tevhid bilinci: Bütün sanat etkinlikleri, Allah’ın birliğine ve yaratılışın kutsallığına işaret etmelidir.

    • Ahlaki ve estetik bütünlük: Güzellik, iyi ve doğru ile iç içe olmalıdır.

    • İnsan ve doğa sevgisi: Varlıklar, Allah’ın ayetleri olarak sevgi ve saygı ile ele alınmalıdır.

    • Ruh ve beden dengesi: Eğitim, teknik ustalığın yanında ruhu da güzellik ve hikmet ile eğitmeyi hedeflemelidir.

    • Sanatta sabır ve disiplin: Sanat eğitiminde süreç, hedef kadar değerlidir; sabır ve süreklilik, eğitim sürecinin merkezindedir.

    Bu çerçevede, estetik eğitimin sadece teknik beceri değil, aynı zamanda ruh terbiyesi ve ahlaki olgunluk süreci olarak değerlendirilmesi de önem taşımaktadır.

    ETİKETLER: ,
    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.