“Cumhuriyet düşünürü, mütefekkiri, feylosofu” var mıdır? Bu baştan mantıksız bir laf. Cumhuriyet bir rejimdir. Cumhuriyetle ilgili düşünenler olabilir, fakat bir “rejim düşünürü” olmaz! Olursa da rejim şaklabanı olur. Nitekim, bu şahıs da başlangıçta “cumhuriyet düşünürü” filan olmak iddiasında değildi. Karl Marks’dan, Fransız Komünist düşünürü Althusser’den tercümeler yapardı, kendini marksizme, sosyalizme, yani “evrensel” ideolojilere yakın...
Şu sıralar pek çok kişinin milletvekilliği için adaylık/aday adaylığı telâşında olduğu malum. Lâkin, diğer taraftan, yaşadığımız çok ağır deprem felâketleri her birimizin “Doğduğumuzdan itibaren Ölümün Zorunlu Adayları…” olduğumuzu hatırlattı bir kez daha… Eyvallah, aldık, kabul ettik, teşekkür ettik, hâlimizi tarttık hatırlatılan terazide… Dünyadaki bedelimizin “Ben, onların canlarını ve mallarını cennet...
2019 yılından beri dünya, yeni bir iklimle ve iklim değişikliğinin yol açtığı yeni bir rejimle tanıştı. Kozmolojik düzende aşınma yaşandı. Kıyamet süreci kozmolojik düzenin bozulmasına işaret eder. Bu rejim insanı da aşar veya insanın kurguladığı bir rejim değildir. İnsana rağmen oluşan yeni bir rejimden söz ediyoruz. Depremlerden sonra ‘hiçbir şey...
İbn-i Haldun’un asırlar üstü bir sözünü hatırlatıyor yaşananlar. Diyordu ki o muhteşem zekâ “Yenilmiş medeniyetin çocukları galiplerin erdeminden bahseder”. Şu anda yaptığımız da bu değil mi sizce de? Celladına gülümseyen, celladının eline güller tutuşturan, celladına övgüler düzen ve celladı ile yan yana poz vermek için sıraya giren bir alay yenilmişlerle...