Yaman Dede’nin kitabını okumaya başladığımda ruhumda bir yangın hissettim. Dört-beş sayfa okuduktan sonra kitabı kapatmam gerekiyor, çünkü bir kıvılcım sıçrıyor kalbime. Sakinleşebilmem için bir süre bekleyip, sonra tekrar devam ediyorum. Nasıl bir yangın ki satırlara harareti sinmiş. Yaman Dede’ye arkadaşları ‘’Yanan dede ‘’ derlermiş.
Hz. Mevlana… Aşkın üstadı… Hey koca Sultan! Nasıl bir şahinsin ki, Yaman Dede’yi ondört-onbeş yaşlarında avladın?
‘’ Sîne hânem şerha şerha ez fîrâk,
Tâ bi gûyem şerh-i derd-i iştiyak’’
( İştiyakının derdini söyleyebilmek için ayrılıktan pâre pâre olmuş sîne isterim.)
Beytini, ortaokul yıllarında duyduğunu ve beytin gönlünde çok derin yankılar uyandırdığını ifade etmiş.
Hey Koca Sultan!
Ateş-i aşkından 17 Aralık 1273 senesinden ( Hz. Mevlana’nın dünyasını değiştirdiği tarih), Yaman Dede (1887-1962) kuvveti, nefesi, yanıklar ve hamuşlar kervanına kattığı neferlerden sadece bir tanesi Yaman Dede…
‘’ Muhabbet bir belâ şeydir,
Mübtelâ olmayan bilmez! ‘’
Yunusumun dediği gibi: ‘’ Ölen hayvan imiş, âşıklar ölmez.’’
Bizlerden daha diri olan bu âşıklar, zamanın ve mekânın geçişine sınırlı kalmadan istidatlı ve arayan bir kişiyi bulduklarında Eros ’un aşk oku gibi, ilâhi oklarını çeker ve başına geleceklerden habersiz nasipli kişiyi avlarlar…
Yunus Emre’nin Faruk Dilaver hocamızı avlaması gibi, Hallaç’ı Mansur’un Feridüddin-i Attar hazretlerini, Hz. Mevlana’nın Hollanda Kraliçesi Juliana’yı, Anne Marie Scimmel’i , Eva de Witray…avlamaları gibi…
Ruhunda ilk aşk kıvılcımlarını hisseden Yaman Dede, bu lezzetin sarhoşluğu ile Mecnun’un Kabe-i Muazzama örtüsüne sarılıp: ‘’ Artır Allahım! Aşkımı’’ duası misali;
‘’Yak sinemi ateşlere, Efkan’ıma bakma;
Ruhumda yanan ateşe, nîranıma bakma;
Hiç sönmeyecek aşkıma, imanıma bakma;
Ağlatma da yak, hâl-i perişanıma bakma;’’
diyecektir.
Niyazları kabul olunan Yaman Dede’nin Hak, Resul ve Mevlana bahisleri açıldığında içli içli ağladığını söyler dostları… Burada hepimizin şunu sorgulamamız lazım: Ruhlarımız, ne kadar masivanın tesiriyle kirlenmiş ki, Hakkın nuru, Habibin nuru yerleşerek bizim sinelerimizi yakmıyor.
Yaman Dedenin hayatı ve yaşamı bizlere örnek olmalı diye düşünüyorum. Teknoloji, boş konuşma, boş işlerle uğraşma ile kirlettiğimiz zamanlarımız, bir bayram temizliği ile çiçek açmalı.
Salihlerle beraber zaman geçiremiyorsak her gün en az dokuz sayfa, onların kitaplarını okumalı.
Üflediler söndüm demişti bir ezgide güftekar. Yaman Dede’nin ateşi sönecek gibi değildi. Çünkü aşkın üstadına bağlıydı bu yangın.
‘’Evladım, ben kırk senedir Mevlana’nın fırınında yanıyorum’’ demişti talebelerine bir defasında.
Doç. Dr. Emin Işık Hoca anlatıyor:
– Çok ağlardı Yaman Dede. Mevlana dersiniz ağlar, Mesnevi dersiniz ağlar, Konya dersiniz yine ağlar, çağlardı.
Bir gün kendisi şöyle bir şey anlattı: ‘’Evladım, dedi. Mevlana’yı çok seviyorum diye beni kınıyorlar, ta’n ediyorlar bana. Aşırı buluyorlar benim bu sevgimi. Hâlbuki o kapıdan girdim ben İslam’a. Mevlana ve mesnevi benim ellerimden –gönlümden- tuttu. Hz. Peygambere götürdü beni.
1887’de Kayseri- Talas’ta Katolik Rum bir ailenin çocuğu olarak doğan Diamandi 3 Mayıs 1962’de İstanbul’da Mehmet Abdülkadir Keçeoğlu, Yaman Dede, Yanan Dede, bir Hak aşığı olarak dünyasını değiştirecektir.
Karacaahmet mezarlığında, Küçük Selimiye/ Çiçekçi camii’nin tam karşısındaki yalaktan içeriye girdiğiniz zaman, onbeş adım ötede, solda, asırlık servilerin altında sizi bekliyor dede:
Huve’l Baki
Mevlana âşıkı Yaman Dede
Hakka kavuşmak için
İrci’i emrine etti itaat
1304-03.05.1962
GÖNÜL HÛN(KAN) OLDU ŞEVKİNDEN BOYANDIM YÂ RESULALLAH!
NASIL BİLMEM BU NÎRANA (CEHENNEM) DAYANDIM YÂ RESULALLAH!
EZEL BEZMİNDE BİR DİNMEZ FİGÂNDIM (FERYAT) YÂ RESULALLAH!
CEMÂLİNLE FERAHNÂK (İÇİM AÇILSIN) ET Kİ YANDIM YÂ RESULALLAH!
Başlıktan okuma arzusu oluşturan, okunduğunda da duygu dolu sözlerinizle efsane bilgileri harmanlayan yazılar yazıyorsunuz efendim. Bu da okuyucu da çok öte bir lezzet bırakıyor. Tebrik ediyorum. Kaleminize sağlık diyorum ve yeni yazılarınızı merakla bekliyorum.
O kadar akıcı anlatım olmış beni alıp içine içine çekti.. Ne çabuk bitirdim yazıyı anlayamadım.. Çok güzel olmuş en kısa zamanda yaman dedeyi okumak nasip olsun…
Başlıktan okuma arzusu oluşturan, okunduğunda da duygu dolu sözlerinizle efsane bilgileri harmanlayan yazılar yazıyorsunuz efendim. Bu da okuyucu da çok öte bir lezzet bırakıyor. Tebrik ediyorum. Kaleminize sağlık diyorum ve yeni yazılarınızı merakla bekliyorum.
Teşekkür ediyorum sevgili okurum.
O kadar akıcı anlatım olmış beni alıp içine içine çekti.. Ne çabuk bitirdim yazıyı anlayamadım..
Çok güzel olmuş en kısa zamanda yaman dedeyi okumak nasip olsun…
Teşekkür ediyorum sevgili okurum.
Yüreğine sağlık melek hanım. Gerçek anlamda yaşayan yaşatır. Gerçek aşkı yaşamış lığın yansımasıdır bize yansiyan
Yüreğine sağlık melek hanım. Gerçek anlamda yaşayan yaşatır. Gerçek aşkı yaşamış lığın yansımasıdır bize yansıyan.
Teşekkür ediyorum sevgili okurum.
Teşekkürler Hocam.Var ol
Teşekkür ediyorum kıymetli okurum.