Filistin’in eğitim tarihinde Osmanlı Devleti’nin, İngiltere’nin, Mısır’ın, Ürdün’ün, İsrail’in ve 1993 yılında sonra ise Oslo Anlaşması aracılığıyla Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ)’nün etkili olduğu görülmektedir. Osmanlı devleti döneminde (1516-1917) Filistin’de eğitim, kuşkusuz, Osmanlı eğitiminin özelliğini taşıyordu. Bu dönemde Filistin’de Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler kendi eğitimlerini yönetiyorlardı. Öte yandan Osmanlı’da olduğu gibi...
Okulların başarısı mezun olan öğrencilerden kaç tanesi tıp fakültesi kazandı’ya indirgendi… Tıp fakültesini kazanmak elbette önemli. Çok çalışmak gerekiyor kazanmak için. Öyle diyorlar… Normalde bakıldığında doktorluk mesleği çok kazandırmıyor deniliyor hatta savaştan kaçanları yadırgayanların maddiyat yönünden ülkeden kaçıp başka ülkelerde doktorluk yapmaya heves ettiklerine şahit oluyoruz. Yapılan bazı araştırmalara bakıldığında...
Yıllar önce Anadolu’nun küçük ve kırsal bir dağ köyünde yaşayan yoksul bir ailenin çocuğu, liseden mezun oldu. Büyük umutlarla üniversite sınavına girdi. Anadolu’nun küçük bir ilinde iki yıllık meslek yüksekokulu kazandı. Öğrenimi boyunca barınmadan harçlığa pek çok sıkıntı yaşayan öğrenci, büyük umutlarla başladığı iki yıllık okulu süresinde bitiremediği gibi uzatmalarda...
Bazı değişimler bütüncül olarak düşünülmelidir. Dahası statükoyu koruyan değişiklikle statükoyu dönüştürücü değişiklik ayrımı yapılmalıdır. Değişimlerin tek tek gerçekleştirilmesinin örgütü/ sistemi dönüştürücü bir nitelik taşımayacağını bilmek, derde şifa olmayacağına inanmak gerekir. Bütünün içinde yapılan bir değişikliğin değişikliği yapan yöneticinin yöneticilik ömrüyle sınırlanacağını da bilmek gerekir. Ayrıca bizim gibi kültürel olmayan sistemleri...
Sorumluluk duygusu yüksek öğrencilerin sayısı dünyanın her yerinde azalıyor. Bunun bir uzantısı olarak ideal sahibi, idealist öğrencilerin sayısı da azalıyor. Genellikle teknolojinin getirdiği rahatlığın hem sorumluluk duygusunun hem de idealizmin sonunu getirdiği sanılsa da gerçek öyle değildir. Bunların sonunu getiren saik değersizliğin bir kültürünün oluşmasıdır. Elbette tekniğin ve teknolojinin getirdiği...
Üniversitede öğrenci olabilmek için yaklaşık üç milyon üç yüz bin aday sınava girdi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da her aday üniversite kapısından içeri girebilmek amacıyla sorulan sorulara cevap vermek için mücadele etti. Üniversite kapısı kimilerine göre umudun, kimilerine göre geleceğin, kimilerine göre de farklı beklentilerin olduğu bir yer....
Üniversitelerde lisansüstü eğitimin iki amacı var: Biri araştırma yapmak, diğeri ise öğretim üyesi yetiştirmektir. Araştırma yapmada hem yapan kişinin gelişimi hem de toplumun sorunlarını analiz etme ve çözümleme esastır. Bu nedenle araştırma yaparak araştırmacı yetiştirilirken, araştırmacı yetiştirerek de araştırma yapılmış olur. Bir bakıma tavuk-yumurta döngüsü. Araştırma yapmak için ilk şart...
Geleneksel olarak üniversitelerin üç ana amacının eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme ve topluma hizmet olduğu belirtilir. Ancak bunun seküler kültürden üretilmiş amaçlar olduğunu belirtelim. Çünkü her şey gibi üniversiteler de kültürlere göre konumlanırlar, amaçlarını buna göre belirlerler. Bizde üniversitenin ana amacı ilmin amacıyla aynıdır. İlmin amacı; Hakkın ve hakikatin bekçiliğini yapmak, Hakkı ve...
Dün üçüncü bölümünü arz ettiğim bu çalışmada, 2002’den 2022’ye kadar Ak Parti hükümetlerinin yükseköğretim ve Milli Eğitim Sisteminde özellikle ‘alt yapı düzeyinde’ neler yaptığını arz etmeğe çalışıyorum. Bu çerçevede: 14- Üniversitelerin Çevresinde Öğrenci Yurtları/Yaşam Merkezleri Yaptı: Ak Parti Hükümetleri, her üniversitenin bulunduğu şehir ya da ilçeye, donanımlı okul binalarının yanında...
Hiç unutmam, üniversiteye yeni başlamıştım. Özgürce bir hayat yaşayabilmem için de yurtta değil evde kalacaktım. Yurtta kalmanın da evde kalmanın da maliyeti hemen hemen eşit sayılırdı. E ne diye yurt yönetiminin tasallutuna girelim ki, keyfimize göre evimize girer çıkardık istediğimiz saatte. Öyle de yaptım. Kaldığım evde de aman bir özgürdüm...
“Bir mefkure adamı Prof. Dr. Lütfi Ülkümen” adlı makalemde Hocanın bilim ve fikir dünyasını anlatmaya çalıştım. (Bu makaleden önce söz konusu ilk makalenin okunmasını öneririm.) Atatürk Üniversitesi 1957 yılında kurulmuş, 1958 yılında eğitim öğretime başlamıştır. Ankara Üniversitesinden 15 civarında asistan eğitim için önce ABD’ne gönderilmiş ve sonra Atatürk Üniversitesinde görev...