eğitim,öğretim,terbiye,talim,Meb,Üniversite,öğrenci,öğretmen,muallim,öğretim üyesi,maarif,aile,
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Az Bulutlu
23°C
Ankara
23°C
Az Bulutlu
Perşembe Hafif Yağmurlu
23°C
Cuma Hafif Yağmurlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
20°C
Pazar Yağmurlu
22°C

Prof. Dr. İdris Nebi UYSAL

1978 yılında Karaman’da doğdu. 2000 yılında Pamukkale Üniversitesinden mezun oldu. Yüksek lisans ve doktorasını aynı üniversitede tamamladı. Bir süre Millî Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlarda öğretmenlik yaptı. 2009 yılının son aylarından itibaren Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde çalışmaya başladı. 2015’te doçent, 2020’de profesör oldu. Hâlen Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Karaman İli Ağızları, Yunus Emre Divanı (Karaman Nüshası), Üss-i İnkılap, Yunus Emre Divanı’ndan Seçmeler, XX. Yüzyıl Başlarında Çağatay Türkçesiyle Yazılmış Bir Tıp Metni Tabibçılık adında telif, tercüme ve seçki niteliğinde eserleri; Türkçe, Osmanlı Türkçesi, Yunus Emre, yer adları, dil ilişkileri, şehir ve dil konularında yayımlanmış makaleleri vardır.

    “Ramazan”ın Türkçeye Kazandırdıkları

    Merhaba ey rahmet ayı ramazan

    Seni haber verdi bize Kur’an 

    Böyle başlıyor ay ışığında sokak sokak gezen davulcunun dudaklarından dökülen bir ramazan manisi.

    Arapça “şiddetli sıcak olmak, yakmak” anlamındaki “ramz” kökünden gelen ramazan, Arabi ayların dokuzuncusudur. Kelime, Şaban ile Şevval arasında kalan ve oruç tutularak geçirilen ayı ifade eder.  Türkçe kaynaklarda, oruçla geçirilen bu günleri anlatmak üzere “oruç ayı, şehr-i itikâf, şehr-i istiğfar, şehr-i ramazan, şehr-i savm, şehr-i sıyam” gibi terimlere de rastlanır. Bu kutsal günler, halk arasında “üç aylar” diye bilinen ve özel bir ihtimam gösterilen ay silsilesinin de son halkasını teşkil eder. Kelime anlamı ise “çok sıcak gün, güneş kumları”dır. 

    Hem bu kelime hem onun etrafında şekillenen kelime ailesi hem de bu ayın muhtevasındaki inanç, ibadet, vakit ve ikram unsurlarıyla ilgili çok sayıda sözcük, Türklerin İslamiyet’le müşerref olmasından sonra Türkçenin söz varlığındaki yerini almıştır. Din değişikliğine bağlı olarak kültür dünyamızda yaşanan bu köklü değişim, arka planında dinî, tarihî, sosyokültürel hafızanın bulunduğu hatırı sayılır bir kelime ordusunu Türkçeye kazandırmıştır. Kutadgu Bilig, Atebetü’l-Hakayık gibi metinlerden itibaren ilk örneklerini görmeye başladığımız bu kelimeler; söz ustalarının elinde, nüktedanların zekâsında işlene işlene bugüne ulaşmıştır. İnsanlara

    Benden öğüt istersen eydiverem bildiğimden

    Budur Çalap’ın buyruğu tutun oruç kılın namaz

    diye öğüt veren Yunus Emre’den (1241-1321)

    Gönderdi Huda çün bize mihman ramazanı

    Hoş tutmaya niyet edelim biz dahi anı

    dizesinde görüleceği üzere ramazanı Allah’ın gönderdiği bir misafir olarak telakki eden divan şairi Zati’ye (ö. 1546)

    kadar birçok şair, ozan ve yazar, ramazan ve oruç temaları etrafında yeni kavramlar meydana getirmiştir. Kimileri de kelimelerin bilinen anlamlarına yenilerini kazandırmıştır. Başlı başına akademik bir çalışmayı gerektiren bu konuda “ramazan” merkezli olarak zikredilebilecek kelime, deyim, atasözü örneklerinden bir kısmı ve tanım(lar)ı şöyle:

    ramazan bayramı: Ramazan ayı bittikten sonra üç gün kutlanan bayram, şeker bayramı, oruç bayramı. 

    ramazan davulu: Oruç tutanları sahura kaldırmak için imsakten önce sokaklarda çalınan davul. 

    ramazan keyfi: Oruç tutan bazı kimselerde iftar saatine yakın görülen öfke hâli.

    ramazan manisi: Ramazanda halkı sahura kaldırmak için ramazan davulu eşliğinde okunan ve ramazana ait güzellikleri dile getiren nükteli mani. 

    ramazan pidesi: Ramazan ayında özel olarak yaptırılan (yumurtalı) pide.

    ramazanı tahvilatı: İmparatorluğun savaş giderlerini karşılamak üzere 1875 yılı ramazanında Mahmut Nedim Paşa tarafından çıkarılan devlet tahvili.

    ramazanı tutmak:  Oruç tutmak.

    ramazan tiryakisi: Sinirli, asabi.

    ramazan topu: Ramazan ayında sahur ve iftar vakitlerini halka duyurmak için atılan top.

    ramazanı yemek: Oruç tutmamak.

    ramazaniyye: 1. Ramazana mahsus, ramazanda alınan, verilen veya yapılan şey. 2. Ramazan münasebetiyle padişaha, sadrazama ve zamanın ileri gelenlerine takdim edilmek üzere yazılan, ramazan ayının faziletini, İslam dinindeki yerini anlattıktan sonra takdim edilecek kimseye ait övgü beyitlerine yer verilen kaside. (Kelimenin bu manayı Türkçede kesp ettiğini, Enderunlu Vâsıf, Sâbit, Sünbülzade Vehbî gibi şairlerin bu bapta harikulade ramazaniyyeler yazdığını belirtmek gerek.)

    ramazaniyelik: 1. Ramazana mahsus olan, ramazan ayına has, ramazana ait. 2. Ramazan sofrasında yenmek üzere önceden hazırlanan yiyecekler. 3. Oruç açmak için hazırlanmış sofra.

    ramazanlık: Ramazan için alınmış veya hazırlanmış olan (yiyecek).

    bayramda borç ödeyene ramazan ağır (kısa) gelir: Vadesi yaklaşan bir borcu ödemek zorunda olan kimseye günler çok çabuk geçer.

    ramazanda yalan söyleyenin (oruç yiyenin) bayramda yüzü kara olsun: Bir sözün yalan olduğu, bir ödevin yapılmadığı bir süre sonra gerçekleşen olaylarla anlaşılır.

    Mevcut güncel sözlükler üzerinde hızlıca yapılan bir taramayla ulaşılan bu örnekler; kapsamlı, eş zamanlı ve art zamanlı tarama ve derlemeler neticesinde daha geniş bir listenin elde edilebileceğini, dahası konuya dair bir tematik sözlüğün bile hazırlanabileceğini gösteriyor. Geçenlerde validemizden işittiğimiz ramazan sofrası ile bu yazıyı hazırlarken bir arkadaşımızın kulağımıza fısıldadığı ramazan harçlığı, insanımızın dünyasında buna benzer pek çok kelimenin, deyimin bulunduğuna işaret ediyor.

    Yazıyı Muş’un Varto ilçesinden kaydedilen bir deyimle bitirelim:

    Ramazandan razıyım, bir de altılıkları tutayım.

    (altılık: Ramazan Bayramı’ndan hemen sonra başlayarak 6 gün tutulan oruç.)

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    1. Hatice Caner dedi ki:

      Güzel bir yazı olmuş. Hem okutturuyor kendisini hem de bilgi veriyor.