Ramazan, hicri takvimin 9. ayı, Hz. Muhammed’e (sav) Kuran’ın inmeye başladığı, ayet ve hadislerde bin aydan daha hayırlı olduğunun bildirilen, sabır, ibadet, rahmet, mağfiret ve bereket ayı olarak kabul edilen ay. Göze, gönle, kulağa oruç tutturma, bizleri her türlü konuda disipline etme ayıdır.
Bakara Süresi 183. ayette şöyle buyrulmuktadır: “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere (Yahudiler ve Hristiyanlar) farz kılındığı gibi, size de farz kılındı”.
İslam, insanoğluna kolaylaştırmayı emreden, güzele, temize, doğru olana yönlendiren bir dindir. İslamın farzlarından olan oruç tutmakda biz insanların gerek nefis terbiyesi/ ruhi temizlenmesi, gerekse de beden sağlığını korumaya yönelik emredilmiştir. Yapılan çalışmaları incelidiğimizde oruç ile ilgili tıbbi, sosyal ve manevi yönden de birçok faydası olduğu görülmektedir.
İngiltere’deki Cambridge Üniversitesi Hastanesi’nden Dr. Razeen Mahroof, orucun bazı faydalarına değinerek, “Gündelik hayatta çok daha fazla kalorili gıda alıyoruz ve vücudumuz, hastalıkları atlatmak gibi önemli görevleri yerine getiremez oluyor.” demiştir. Mahroof, “Oruç sırasında bu durum yeniden dengeleniyor. Vücut yeniden daha önemli fonksiyonlarına odaklanıyor, enfeksiyonlarla savaşması ve hastalıklardan iyileşmesi de kolaylaşıyor.” demiştir.
Genel olarak orucun yararlarına baktığımızda şunları söylebiliriz;
kilo yönetimi,
sindirim sistemini dinlendirme,
yağ azaltımı,
kan şekerinin, kolesterolün ve sistolik kan basıncının düşürülmesi,
birkaç gün oruç tuttuktan sonra midenin normal boyutuna gelecek şekilde küçülmesi,
mide, ince ve kalın bağırsakların oruçla tamamen dinlenmesi ve hasarlı yapılarını iyileştirme imkânı edinmesi gibi yararları olduğu ifade edilmiştir. Yine dinimizde ise bu durum oruç, bedenin zekatı olarak açıklanmıştır.
İnsan, diğer canlılardan farklı olarak hayatındaki somut yapıları ve manevi duygularını bu ay ile birlikte bir ahenk içerisine girmesi, vücuda bir yenilenme niteliğinde olması, dimağlarda kötü düşüncelere karşı durulma, iyinin ise parlaması görülmekte… Allah Resulü’nün “Sûmû tesıhhû” “oruç tutunuz ki sıhhat bulasınız” sözünü teyit edercesine bedenlerimiz sağlık bulur (Taberani, Mu’cemu’l-Evsat, VIII, 174; Münzirî, et-Tergîb, 2/206).
Manevi boyutuna baktığımızda ise; ramazan boyunca toplu hâlde yapılan ibadetler birlik duygusunu ruhlara işler. Oruç ile birlikte nefsin isteklerine iradi olarak uzak durma olması yönüyle bir irade eğitimine, açlık ve susuzluğun verdiği sıkıntıya dayanma yönüyle de sabır eğitimine dönüşmektedir. Cezbedici unsurlara karşı sabırlı olmak ve ertelenen hazlara tahammül etmekte yine karakter olgunluğuna erişmede katkı sağlamaktadır.
Manevi doygunluğunu yaşadığımız, sağlıklı nice ramazanlar geçirmek dileğiyle…
Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan