Kendi Rengini Yaşamak
‘’Renginde gizli insan
Ve unutma
Herkes rengini yaşar
Aydınlığın rengi /iç rengindi senin
Karanlıkta öyle’’
Sözleriyle başlamak ruhumuzdan döküleceklere tercüman olur’’ diye düşünüyorum. Doğuşuyla dünyaya şeref verir insanoğlu.
İmar etme güzellik sunma imkânı verilmiş tek varlıktır insan. Avuçlarına, gönlüne, bedenine sunulmuş cevherlerle nice vakte özgün imzalar atmıştır.
İman inanç vicdan sevgi dörtgeninde huzura eren insan, vahiy kaynağıyla beslendikçe kendine gelir. İç dünyasına sızar ve yaratılış kaynağından kendini tanır. Hakikat çeşmesinden beslenmek ve kanmaktır suya …
Kendini tanıyan birey mutlu olma potansiyeli en yüksek bireydir. Hangi kaynaktan su içeceğini bilir. Başını dişini ağrıtacakları bilir.
Dalacağı denizleri bilir, çıkacağı dorukları…
Motivasyon diye bangır bangır bağırıp yüklemeye çalıştığımız! Bedenimizde yüklü bu şifrelerin farkında olmaktır…
Özüne inmeyi başaran birey için artık başarısızlık yoktur. Fıtratında var olanlarla yol alma vaktidir. Öylece akar yaradılış kodlarına.
Bu bir sanat dalı olabilir, bir araştırma, bilim, teknik,edebiyat sağlık vs.Yüreğinin aktığı hobiler uğraşılar sonra hayatını lezzetli kılar. Ataleti atmak! Sevdiği iş ve meşgalelerle kolay ve mümkün olacaktır.
Eğitimcilik ve yazarlık hayatımda istemediğim hiçbir işi yapmadım. Bedenim yapsa bile ruhum reddediyordu. Aklın yüreğin ruhun uyumlu işlevi insanı sevgiye, sevgiyle yapılan ise başarıya götürüyordu. Kendini tanıyan, özüne inmeyi başaran birey
Mutluluğu kendi yaradılış kodlarında fark eden birey
Akıl-yürek-ruh işlevini denge ile yürüten birey.
Sevgi, vicdan sahibi bireyler kendinde ki cevherlerle yürüyüp başarıya ulaştığında toplum sağlıklı bir birey kazanmış olacaktır.
Statümüz, cinsiyetimiz, yaşadığımız yer neresi olursa olsun severek yaptığımız yaptırdığımız her şey kubbede hoş sada olacaktır ve toplum sevda ile imar olacaktır.
Azmin hırs olmadığı bilgisiyle hayallerine yürüyerek nice güzel tohumları yeşertecek gücü bulacağız inşallah.
Kendi rengini yaşadıkça ise renklenecekti
KİTAP İÇERİĞİ
Yazar Nilüfer Zontul Aktaş’ın bu eseri 2018’de basılmış.
Kırk yedi deneme yazısından oluşan kitap, 176 sayfa.
Yazılar gençler başta olmak üzere tüm okur kitlesine hitap ediyor.Hayatın künhüne vakıf yazılar farklı birçok başlıktan oluşyor.
Yer yer aforizmalar hikmetli sözler ve kısa şiirlerle de süslenen yazılar okuru sıkmayacak şekilde.anne ve öğretmen duyarlılığı, Kudüs yarası ,aile,çocuk,Anadolu kültürü, hayatın içindeki tecrübelerle birlrştirilmiş olumlu geçişlere imkan veren cümlelerle süslü.
“Dökülünce israf olmayan tek şey gözyaşıdır”
“Ah çocuk, gül yetiştiremediği yerde toprak taş basar bağrına”
“İnsan biriktirmek, fedakârlıkla mümkündür”
Akıcı oluşu kitaba ayrı bir dinamik katmış. Anadolu insanı kültürüyle, manevi ve dini yönüyle ele alınan yazılar hayatın zorlukları, çabaları, güzellikleri nümayişten, alegorilerden uzakta ele alınıp gerçekçi ifadelerle temellendirilmiş bir kitap.
İyi okumlar dileriz.